Markaların sosyal medyada yaptığı 10 ölümcül hata

Markalar için sosyal medya kendilerini ve ürünlerini farklı insanlara ulaştırabildikleri, fırsatlarla dolu bir platform. Ama markaların çoğu bugün sosyal medya kanallarını doğru şekilde kullanmıyor. Bu nedenle, ne kadar aktif olurlarsa olsunlar, istedikleri sonuca ulaşamıyorlar. Peki “Sosyal medyada nasıl marka olunur?” Bunun basit bir formülü var: İçerik + İstikrar + Sabır. Sadece bu genel prensipler yetmiyor elbette... Sosyal medyanın geleceğinde yer alan, başarılı bir “sosyal marka” olmak istiyorsanız, bu yanlışlardan kaçınmalısınız:

Sosyal medyada nasıl marka olunur?

Sosyal medya stratejisine sahip olmamak

Strateji, yolculuğunuzun nedenini ve varış noktasını belirleyen noktadır. Ama sosyal medyada markanız için neler gerçekleştirmek istediğinizi ve nereye ulaşmak istediğinizi belirlemeden yola çıkarsanız, bir yere varmanız da mümkün olmayacaktır. Markaların çoğu sosyal medyada sadece paylaşımları görünsün diye varlık gösteriyorlar. Bu şekilde istedikleri hedef kitleye ulaşamayacakları gibi, çabalarının da boşa gideceği açık....

Dijitalden sadece sosyal medyayı anlamak

Sosyal medya, diğer dijital pazarlama kanallarıyla entegre edildiğinde gücünün en üst seviyesine ulaşır. Sosyal medyayı ıssız bir ada gibi tek başına bırakmak yerine, Google ve sosyal ağ reklamları, blog ve e-posta kampanyaları ile birlikte kullandığınızda, alacağınız geri dönüşler de yüksek olacaktır.

Twitter'da görsel kullanmamak

Beynimiz görsel içerikleri, yazılı içeriklere oranla 60 bin kat daha hızlı algılıyor. Twitter'daki analizler de bu bilgiyi doğruluyor: Görsel içeren tweetler, içermeyenlere oranla %200 daha fazla etkileşim alıyor. Markaların bu bilgileri göz ardı ederek sosyal medyada başarı kazanması mümkün değil.

Hashtag kullanmamak

Etiketler, markaların o etiket altındaki sohbetlere katılmasının en iyi yoludur. Trending Topic ya da özel günlere ait hashtag çalışmaları ile yaşayan bir marka yaratabilirsiniz. Sadece post etmek Sosyal medya takviminizi hazırladınız ve düzenli olarak içerik paylaşıyorsunuz. Ama unuttuğunuz bir şey var: Sosyal medyanın içinde var olmak. Sizi takip edenlerle derin bir bağ kurmayı başarabilirseniz, markanızı sosyal bir marka olarak geleceğe taşıyabilirsiniz. Size gelen yorumları nezaketle yanıtlamak, takip eden kitlenizin beğenilerine göre takviminizi güncellemek gibi yollarla hedef kitlenizi anlayabilir, onların beklentilerine yanıt verebilirsiniz.

Markanın istikrarlı bir iletişim dilinin olmaması

Markanız her ne kadar sosyal olmak zorunda olsa da, tutarlı ve seyviyeli bir iletişim dili kullanmalı. Arkadaş değil, arkadaşça; Resmi değil içten. Tüm bunların dışında kesinlikle saygılı! Müşterileriniz ya da potansiyel müşterilerinizin gözünde güvenilir bir imajınızın olması; gönderileriniz, yanıtlarınız ve müşteri ilişkileri hattınızda birbirine paralel olmalı.

Social brands

Facebook gönderilerinde URL'yi silmemek

Facebook'ta herhangi bir linki paylaştığınızda, otomatik olarak, tıklanabilir bir görsel oluşturur. O nedenle markalar url linkini paylaşırken silerler. Peki bu linkin kime zararı var? Teoride kimseye bir zararı yok. Tabii markanızın Facebook'un neler yapabildiğinden haberi olmadığı şeklinde bir algı yaratmak istemiyorsanız...

Instagram'da sadece standart gönderiler paylaşmak

Instagram etkileşimin en yoğun olduğu sosyal medya platformu. Bu nedenle markanızın standart gönderilerinin yanısıra, ürün ya da hizmetlerinizin ortaya çıkış süreçlerini, işinizin perde arkasındaki anları paylaşmanız, takipçilerinizle samimi bir ilişki kurmanızı sağlar.

Takipçilerini sadece müşteri olarak görmek

Onlara sürekli birşeyler uzatıp almaları için dil dökmeniz, bir süre sonra takipçilerinizle aranızı açacaktır. Sizi takip edenlerin insan olduğunu, belli istek ve ihtiyaçları olduğunu hep göz önünde tutmalısınız. Onlara kendinizden bahsedip durmak yerine, sizin hikayenizin parçası olmaları için fırsatlar yaratmalısınız. Siz sürekli kendisinden bahseden biri ile sohbet etmek ister misiniz? Dinlemezseniz duyamazsınız.